Burc Karakas · 29 Nisan 2020
Sanal Gerçeklik ya da kısa adıyla VR teknolojisi özel cihazlarıyla birlikte kullanıldığı takdirde kişileri bulundukları konumda bambaşka maceralara taşıyabiliyorlar. Fakat yine de kendimizi tam olarak o maceraya dahil edemiyoruz çünkü yalnızca görüyor ve işitiyoruz.
Bunun bir nedeni, günümüz sistemleri sürükleyici görsel deneyimler yaratabilirken, beş duyumuzun tümüne hitap etmiyorlar ve bu durumda da biraz suni kalıyor. Ancak, bu yakında değişecek gibi görünüyor. Carnegie Mellon Üniversitesi'nden araştırmacılar, ellere birden fazla tel bağlayarak engellerin ve ağır nesnelerin hissini simüle edebilen yeni bir cihaz geliştirdiler.
O nasıl çalışır?
Wireality, 3D uzayda ellerde tek tek eklemleri doğru bir şekilde tutuklamak için kilitlenebilen geri çekilebilir kablolar kullanan yıpranmış bir VR haptik sistem prototipidir. Bu duvarlar, mobilyalar ve korkuluklar gibi nesnelerle somut etkileşimler oluşturmayı mümkün kılar.
Şöyle çalışır: VR gözlüklerinizi taktığınızı ve bir duvara yaklaştığınızı varsayalım. Bu mekanizma, eliniz duvara yakın olduğunda cihazın tellerini kilitler ve gerçekte eliniz havada asılı kaldığında hemen duvara gerçekten dokunduğunuzu hissedersiniz.
Dahası, tel mekanizması insanların sanal bir heykelin konturlarını hissetmesini ve nesneleri iterken direnci hissetmesini sağlar. Sanal bir karaktere beşlik bile verebilirsiniz, bu da elinizin asla asılı kalmayacağı anlamına gelir.
Minimum ağırlık ve düşük maliyetler
Ekip, cihazı mümkün kılmak için yaylı toplayıcılar kullandı. Bunlar anahtar zincirlerinde veya kimlik kartlarındakilere benzer ve eklenen mandal mekanizması ile yaylar ipleri gergin tutar.
Mandalı kavramak için, sistemi enerji verimli hale getiren sadece az miktarda elektrik gerekir.
Bu sistem sayesinde, kullanıcı sanal engele her yaklaştığında cihaz kilitleri bir sıraya girer. Kişi elini çektiğinde, mandallar ayrılır.
Yaylı teller ağırlığı düşürdüğü, az pil gücü tükettiği ve maliyetleri düşük tuttuğu için cihaza çok sayıda avantaj sağlar. Tüm cihaz 10 ons'tan daha hafiftir ve araştırmacılara göre, seri üretilen bir versiyonun 50 dolardan daha azına mal olabileceğinden oldukça ucuzdur.
Böyle bir cihaz, labirentler ve sanal müzeler gibi fiziksel nesnelerle etkileşimi içeren VR oyunlarında ve deneyimlerinde son derece yararlı olabilir. Bu kilitlenme günlerinde gerçek duvarlara tırmanmamızı sağlayan böyle bir teknoloji muhteşem olmaz mıydı?
Araştırma hakkındaki tüm makaleyi burada bulabilirsiniz.
Hayalinizdeki üniversiteyi bulalım