Burc Karakas · 10 Kasım 2017
10 Kasım'da Atatürk'ü saygı, rahmet ve minnetle anıyoruz. Atatürk'ün eğitim adına bize bıraktığı miraslardan ''bazıları''na bu yazımızda yer verdik! Keyifli Okumalar!
Atatürk ve Opera
Atatürk Bulgaristan'da düzenlenen operayı duyunca gidip izlemiş, gece bitene kadar Atatürk'ün durgunluğu fark edilmiştir. Gecesi ise sebebini bu sözleriyle anlıyoruz;
''Şakir ,kim ne derse desin şimdi Balkan Harbinde yenilgimizin nedenini şimdi daha iyi anlıyorum.Ben bu adamları çoban diye bilirdim; halbuki baksana operaları bile var. Operada oynayacak sahne sanatçıları ,müzisyenleri ,dekoratörleri hepsi yetişmiş. Opera binası bile yapmışlar.’’Gözleri buğulanan Mustafa Kemal şu sözleriyle devam etmiştir. ‘’Bizim memleketimiz acaba operaya kavuştuğu günleri görebilecek mi? O seviyeye çıkabilecek miyiz?’’
Türkiye'ye döner dönmez 1924 yılından 1934 yılına kadar yoğun çalışmalar yapmış, 1934 yılında Türkiye operaya kavuşmuştur.
İlk Geometri Kitabı
“Müsellesin, zaviyetan-ı dahiletan mecmu’ü 180 derece ve müselles-i mütesaviyü’l-adla, zaviyeleri biribirine müsavi müselles demektir.” yerine “Üçgenin iç açıları toplamı 180 derecedir ve eşkenar üçgen, açıları birbirine eşit üçgen demektir.” demeyi Atatürk'e borçluyuz.
1937 yılından önce öğrenciler matematiği Arapça olarak öğreniyor, daha doğrusu ezberliyorlardı. Atatürk yazdığı geometri kitabıyla yeni terimler getirerek öğrenimi hayli kolaylaştırdı. Artık ezberlemek yerine mantığını anlamak devreye girmişti.
Osmanlıca Ve Atatürk'ün Terimlerinden Örnekler
mekan - uzay
satıh - yüzey
kutur - çap
nısf-ı kutur - yarıçap
ufkî - yatay
şâkulî - düşey
amûd - dikey
Harf İnkılabı
Amacı Arap alfabesinin öğrenim zorluğundan sıyrılmak daha kolay daha öğrenilebilir bir alfabe oluşturmaktı. Aynı zamanda okuma-yazma oranını da arttırmak hedefleniyordu. Daha önce birkaç kez gün yüzüne gelmiş bu fikri Atatürk 1928 yılında canlandırdır ve harekete geçirdi. 8 Ocak 1928’de Mahmut Esat Ankara Türk Ocağında, Türk Harfleri hakkında bir konferans verirken, 8 Şubat 1928’de İstanbul’da Türkçe hutbe okunmuş, 24 Mayıs 1928’de de Latin rakamları “Türk rakamları” olarak kabul edilmiştir. 28 Haziran’da ise Harf Devrimi için “Dil Encümeni” oluşturulmuştur. Artık her yerde yeni harfleri öğrenme çabası başlamıştır.
Darül Funün Kaldırılarak İstanbul Üniversite'nin Kurulması
Cumhuriyetin 10. Yılında Atatürk önderliğinde yapılan üniversite reformu Türkiye’ye davet edilen Cenevre Üniversitesi öğretim üyesi Albert Malche’ın hazırladığı rapor göz önünde tutularak gerçekleştirilir. Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından alınan kararla, 31 Temmuz 1933’te kapatılan Darülfünun’un yerine 1 Ağustos 1933’te İstanbul Üniversitesi kurulur. İstanbul Üniversitesi, Kasım ayında Türkiye’nin “ilk ve tek üniversitesi” olarak eğitim vermeye başlar.
Türk Tarih Kurumu
Cumhuriyetin ilan edilmesiyle birlikte bir çok alanda inkılaplar yapılmıştır. Modernleşme ve çağdaşlaşma dönemi olarak bilinen Cumhuriyet dönemindetarihi bilincin oluşması ve tarihin incelenmesi, araştırılması ve insanlara yeni tarih bulgu ve bilgilerin ulaştırılması için 1931 yılında bir cemiyet kuruldu. Atatürk önderliğinde kurulan cemiyet 1935 yılında Türk Tarih Kurumu ismini aldı.
Türk Tarih Kurumunun Amaçları
Türkiye Tarihi’ni oluşturmak, korumak ve yaymaktır.
Tarih araştırmaları ve incelemeleri yapmaktır.
Doğru bilgiye ulaşılmasını sağlamaktır.
Tarih arşivciliği ve yayıncılığı yapmaktır.
Tarihi doğru kaynaklardan öğretmek ve öğrenilmesini sağlamaktır.
Türk Dil Kurumu
Atatürk'ün isteği ve önderliğinde kurulan Türk Dil Kurumunun Amaçları;
Halk tarafından benimsenmemiş yabancı kelimelerin kullanımdan çıkarılarak Türkçe kelimelerin yaygınlaşmasını sağlamak,
Türkçeyi bilimsel ve ekonomik alanlarda da etkili zengin bir dil haline getirmek.
Yazı dili ile konuşma dilinin aynı olmasını sağlamak,
Türkçenin zenginliğini ortaya koyarak Türk dilinin dünya üzerindeki saygınlığını artırmak,
Türkiye’nin ilk yüksek okulu olan Ankara Hukuk Mektebi
5 Kasım 1925 yılında Atatürk önderliğinde törenle açılmış olan Ankara Hukuk Mektebi şimdiki adıyla Ankara Hukuk Fakültesidir.
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi
1935 yılında Atatürk önderliğinde kurulan Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Ankara Üniversitesinin fakülte olarak ilk birimidir. Adı da bizzat Atatürk tarafından belirlenmiştir.
Yüksek Ziraat Enstitüsü
Türkiye tarım için elverişli bir ülke olmasına rağmen o dönemin şartlarında toprak verimli kullanılamıyordu. İşgücü olarak yeterli olanağa sahip olunamadığından toprağın çoğu işlenemiyordu. Ulaşım araçları ve yeterli uzmanda yoktu. Bu nedenlerden dolayı İzmir İktisat Kongresinde alınan kararların ışığında, tarımda bilgili ve bilinçli teknisyenler yetiştirmek, çeşitli bölgelerin zirai yapılarını ve özellikleri hakkında incelemeler yapmak amacıyla ziraat okulları açıldı. Ankara’ da “Yüksek Ziraat Enstitüsü” kuruldu.
Mimar Sinan Üniversitesi
Güzel Sanatlar Akademisi, 1969’da 1172 sayılı Devlet Güzel SanatlarAkademileri Kanunu’nun kabul edilmesiyle birlikte bilimsel özerkliğe kavuştu. Kurum, 4.11.1981’de kabul edilen 2547 sayılı Kanun ve 20 Temmuz 1982’de çıkarılan 41 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile üniversiteye dönüşerek Mimar Sinan Üniversitesi adını aldı.
Atatürk'ün Eğitim İçin Benimsediği İlkeler
Eğitimimiz ulusal olmalıdır.
Eğitimimiz bilimsel olmalıdır.
Eğitimimiz uygulamalı olmalıdır.
Eğitimimiz karma olmalıdır.
Eğitimimiz laik olmalıdır.
Hayalinizdeki üniversiteyi bulalım