Burc Karakas · 11 Nisan 2018
1/30
İngiliz kampüsleri arasında, kendine ait koyu olan sayılı okullardan Stirling Üniversitesi'nin girişinde sizi Loch Ness Canavarının devasa heykeli karşılamaktadır. Efsaneye göre ise kampüs, bu doğaüstü canavarın bir benzerine de ev sahipliği yapmaktadır.
2/30
York Üniversitesi kampüsteki ördek popülasyonu, hatta 'ördek yoğunluğu' ile ünlü. Yapılan çalışmalardaki tablolar gösteriyor ki, diğer tüm İngiliz üniversitelerinden farklı olarak kampüsteki ördeklerden 14'ü, kampüsün her metre karesinde yaşamışlar. Aralarından kırmızı ve sarı renklere sahip olan bir ördek, oldukça agresif ve öğrenciler onu 'bira canavarı' olarak adlandırıyor. Ördeklerden birini öldürmek okulda ciddi bir suç sayılıyor, hatta ördeklerden birini yakalayan, öldüren ve yiyen bir öğrenci ile ilgili korku dolu bir hikaye de okulda bir mit halini almış durumda. Sonuncusu ise en ilginç olanı; York Üniversitesi'nin resmi blog sayfası, kampüsteki ördeklerden her gün bir tanesini günün ördeği seçiyor ve sayfasında yayınlıyor.
3/30
'Birileri Ghost Busters'ı arasa iyi olur!' çünkü bazı üniversitelerin adı hayaletliye çıkmış durumda. Söylentilere göre bir kazada ölen Lavender Lady hala Durham Üniversitesi'nin merdivenlerinde geziniyor, hatta yüksekten düşen bir elektrikçi ise okulun tiyatrosunda yaşıyor. Tiyatroda sergilenen oyunların açılış gecesinde ise, hem elektrikçiyi mutlu etmek hem de iyi şans getirmesi adına, oyuncular ilk sıradaki koltukların altına birer bardak viski bırakıyorlar.
Oxford Üniversitesi'ndeki New Koleji'nde ise dedikodular alkış şeklinde gelen cızırtılı sesleri işaret ediyor. Öğrenciler ise bunun, canlı bir şekilde gömülen ve yardım için ağlayan The Sooty Show'daki Sweep karakteri olduğuna inanıyorlar.
Liverpool Üniversitesi'nde ise, öğrenci derneği binası, eski bir akıl hastanesinin üstünde kurulu. Burada hala bir hastanın hayaletinin gezdiği söyleniyor.
4/30
Bristol Üniversitesi'nin Kraliyet Tüzüğü'ne başvurmasını sağlayan, sırasıyla tütün ve çikolata ile kocaman bir servet yaratan Wills ve Fry ailelerinin maddi desteği ile oldu. Her iki aile de şehre ve üniversitesiye oldukça yüklü yatırımlarda bulunmuştu. 1873'te ise, İngiltere'deki ilk çikolatalı paskalya yumurtasını üreten de Fry'ın çikolata fabrikasıydı.
5/30
Söylentiye göre Adolf Hitler, İngiltere'de kurmak istediği senato binasını, Londra Üniversitesi olarak belirlemişti ve bu yüzden 2. Dünya Savaşı sırasında burası hiç bombalanmadı. Birçoğu, binanın 1984'te Orwell'in Hakikat Bakanlığı'na ilham kaynağı olduğunu düşünüyor.
Bazı çevreler ise Oxford Üniversitesi'nin bombardımanlardan korunduğunu, çünkü Naziler tarafından oranın senato binası olarak düşünüldüğünü savunuyor.
6/30
Warwick Üniversitesi'ndeki WMG araştırmacıları, çikolata ile çalışan, havuçla yönlendirilen ve patateslerden yapılmış bir gövdeye sahip bir Formula 3 yarış arabası tasarlayıp geliştirdiler. İster inanın ister inanmayın, araba 125mph'de bile köşeleri dönebiliyor.
7/30
Medyanın devlerinden biri olan Rupert Murdoch'un sahibi olduğu, dünyanın en büyük gazetelerinden The Sun'ın adını, Aston Üniversitesi'nin 1951'de kurulan ilk Öğrenci Birliği Gazetesi'nin (Student Union Newspaper) baş harflerinden aldığı düşünülüyor.
8/30
Cambridge Üniversitesi 19.yüzyılda yaşan romantik şair Lord Byron'un evcil hayvan olarak bir köpek beslemesine izin vermemişti. Oldukça zorlu bir adam olan Byron ise, köpek yerine evcilleştirilmiş bir ayı beslemeye başladı. Üniversite de bu olaya müdahale edemedi çünkü tüzüklerinde ayı beslemekle ilgili bir yasak yoktu.
9/30
Durham Üniversitesi'nde, mezun olmadan önce katedralin tepesine tırmanmak kötü şans sayılıyor. Güvenliğini tehlikeye atarak çatıya çıkmayı başarırsan, sen ilk olmayacaksın!
Benzer bir efsane Birmingham Üniversitesi'nde de mevcut. Final sınavlarından kalma riski olan öğrencilerin geçmek için tek şansları, Old Joe saat kulesinin çanı çalarken altında durmaları.
10/30
Lancaster Üniversitesindeki Pendle Koleji, ortaçağ folklorundaki ünlü cadı avından adını almıştır. Alışılmadık bir şekilde, kolejin logosu sarı bir ayın üzerinde uçan bir cadıdır. Başka bir fantastik dokunuş eklemek içinse, kampüsün bulunduğu tepede sihirli mantarlar bolca yetiştirilir.
11/30
Durham Üniversitesi, İngiltere'deki en yüksek öğrenciler arası evlilik oranına sahip üniversitedir ve öğrencilerin yaklaşık yüzde 72'si Durham'dan arkadaşlarıyla evlenmektedir. Rakamlar, üçte biri mezun olduktan sonra ilişkileri başlamış 10,000 evli Durham mezunu olduğunu göstermektedir.
12/30
Brunel Üniversitesi, Stanley Kubrick'in ünlü filmi A Clockwork Orange için arkaplan olarak kullanılmıştı. Okul, Alex'in tedavisinden sonra, ne zaman şiddet eylemi düşünürse midesinin bulandığı travma sahnelerinde kullanıldı.
13/30
Oxford Üniversitesi'ne katıldıktan sonra, tüm öğrenciler uluslararası ünlü Bodleian Kütüphanesi'nde ateş yakmama sözü içeren bir yemin ederler. “Ben, kütüphaneye ait hiç bir döküman, kitap veya eşyayı almayacağıma, işaretlemeyeceğime, bozmayacağıma veya herhangi bir şekilde zarar vermeyeceğime, kütüphaneye hiç bir ateş veya kıvılcım getirmeyeceğime, içeride sigara içmeyeceğime ve bütün kütüphane kurallarıma uyacağıma dair yemin ederim."
14/30
St Andrew’daki öğrenciler, St Salvator avlusundaki, Patrick Hamilton’un baş harflerine basarlarsa, şanssızlık ve olası sınav başarısızlığıyla karşı karşıya kalıyorlar. Hamilton, 1528 yılında kolej dışındaki kazanda canlı olarak yakılan bir öğrenci ve Protestan şehitiydi. Geleneğe göre, taş üzerinde tesadüfen tökezlemenin lanetini kırmanın tek yolu, sınıf değişimlerinde avlu etrafında çıplak olarak geriye doğru üç kez koşmak olduğunu iddia ediliyor. Neyse ki, alternatif bir arınma yöntemi daha var. Öğrenciler May Denizi'ne girmek için toplandıklarında güneş doğuşu esnasında Kuzey Denizi'ne doğru koşarlarsa lanetten arınıyorlar. Son sınavlar da bitince, öğrenciler kutlama yapmak için Hamilton'ın baş harflerinin üzerinde atlıyorlar.
15/30
Bradford Üniversitesi, aslen başbakan olan Harold Wilson'ı rektörleri olarak seçen ilk İngiliz üniversitesidir. Bradford’un ilk rektörü olan Wilson 1966’dan 1985’e kadar görev yaptı.
16/30
Oxford Üniversitesi'nin duvarlarında grafitilere izin verilir, ancak sadece Torpidler ve Summer Eights gibi ezeli rakip kolejlerin zaferleri kutlanır. Zaman zaman, bu duvar resimlerinin yaratılması için iskele gerektirdiği bilinmektedir. Oxford'un kazandığı ilk tekne yarışı 10 Haziran 1829'da Thames Nehri'nde gerçekleşmişti. Hugh Laurie'de 1980 yılında yarışlara katıldı ama Cambridge o yıl yarışları kaybetti.
17/30
Leicester Üniversitesi öğrencileri, III. Richard'ın kalıntılarının kazılmasına katıldı. 4 Şubat 2013 tarihinde gerçekleşen kazı da, bilimsel testler, omurga eğriliğine sahip, konsey otoparkının altında yatan savaş-yaralı iskeletin, savaşta ölen son İngiliz kralının ki olduğunu doğruladı. Beş yüz yıl önce gömülmüştü, ancak tüm fiziksel izler duruyordu.
18/30
London Üniversite Koleji 1878'de, erkek öğrencilerle aynı gerekçelerle kız çocuklarını ilk kez kabul eden ilk üniversite oldu. İlk kadın mezun ise, 1896'da Galler Üniversitesi'nden çıktı. Derece ile mezun olan en genç Briton ise, Ruth Lawrence idi. Asla okula gitmemiş olmasına rağmen, Oxford Üniversitesi'ni bitirdiğinde sadece 13 yaşındaydı.
19/30
Hukuk reformcusu Profesör Jeremy Bentham, 1832'de tüm evini, en iyi kıyafetleriyle giyinmesi ve Yönetim Kurulu'nun yıllık toplantısına katılmaya devam edeceği bir sandalyeye oturması koşuluyla London Üniversite Koleji'ne bıraktı. 181 yıl önce ölmesine rağmen, hala 'mevcut fakat oy kullanmayan' olarak kaydedilen UCL konseyi toplantılarına başkanlık etmeye devam ettiğini gösteriyor. Başkanlıktan geri kalan zamanında ise, üniversitenin koridorlarından birinde, bir kabinede yaşıyor.
20/30
Led Zeppelin, 25 Ekim 1968 Cuma günü, Battersea'daki orijinal Surrey Üniversitesi'ndeki Great Hall'da ilk konserlerine çıktı.
Radiohead, Sussex Üniversitesi'nde bir gösteri yaptı ama memnuniyetsiz öğrenciler tarafından yuhalanarak sahneden indirilmeye çalışıldılar. Coldplay'in ise ilk performanslarından birinin bağışcısı, Londra Üniversitesi öğrenci konseyinin destekçisi Nightline'dı.
Ünlü grup Sex Pistols ise, şimdi Londra Üniversitesi'nin bir parçası olan eski St Martin's Koleji'nde sonik anarşiye giriş yapmışlardı.
21/30
studentbeans.com'un yaptığı ankete göre, İngiltere'de bulunan 109 üniversite arasından 7,000 cinsel aktif öğrenci ile en çok birlikte olma oranını Roehampton Üniversitesi göğüslüyor. Geçen yılın kazananı Bangor'u tahtından eden üniversitenin öğrencileri, üniversiteye başladıklarından beri partnerlerinin sayısının ortalama altı ila yedi arasında olduğunu söylüyorlar.
22/30
Loughborough Üniversitesi, eski Vali William Bastard'in ardından kapılarına, Bastard(soysuz, evlilik dışı olan çocuk) Kapıları adını vermişti.
23/30
Middlesex Üniversitesi'ndeki tuhaf bir söylentiye göre, Kraliçe bazı öğleden sonralarında çayını, üniversitenin arazisinde bir inviza kulubesinde içiyor. Bu inzivada bir nevi birden fazla çay ve bisküvi için bir onay oluyor.
24/30
Edinburgh Üniversitesi, İngiltere'deki en eski öğrenci gazetesine sahip. 1887 yılında, Treasure Island ve The Strange Case of Dr Jekyll and Mr Hyde'ın yazarı Robert Louis Stevenson tarafından çıkarılan gazetenin adı The Student.
25/30
Coventry Üniversitesi kampüsündeki yönetici bloğunun yanı, mezar taşlarıyla dolu bir patikadır. Üniversitenin şu andaki yerinde eskiden bir kilise ve onun mezarlığı vardı. Bu yüzden taşların kaldırılması yasak. Ürpertici!
26/30
Söylentiye göre 1209 yılında Oxford'lu insanların düşmanca tutumundan kaçan akademisyenler Cambridge Üniversitesi'ni kurdular, bu yüzden de Oxford ve Cambridge birbirlerine 'diğerleri' diye hitap etmekteymiş. Hatta Oxford'lular Cambridge'li meslektaşlarına 'tabs '(alt sekme) diyormuş.
27/30
Aberdeen Üniversitesine yeni bir rektör atandığında, geleneğe göre rektör, öğrenci maskotu Angus the Bull tarafından yüksek caddeden aşağıya, öğrenci destekçileri için içki alacağı bir bara götürülür.
28/30
Hiç Bournemouth Üniversitesi'nin sevilen yüzlerinden Avare Gordon'ı duymuş muydunuz? Kocaman sakalı ve Manchester United eşarbıyla ünlü Gordon, aynı zamanda bir saati olmamasına rağmen hep saati doğru bilmesi ile de ünlü. Aslında Gordon tam olarak bir avare değil, 80'lerde Charminster'da yaşamış. 2011 yılında Gordon'ın, Bournemouth Olimpik Meşalesini taşıması için bir kampanya başlatılmıştı. Gordon "Eğer bana teklif gelseydi yapabilirdim ama yine de bu o günkü durumuma bağlı" diyerek açık kapı bırakmıştı. Ancak Gordon meşaleyi taşımadı.
29/30
Durham Üniversitesi bir çok gizli, davetle girilen kulübe ev sahipliği yapmakta. Bu kuluplere '31sts' de dahil ki bu kulübün üyeleri 31 çeken her ayın son günü saat on ikiyi vurmadan önce Palace Green'in etrafında hızlıca yürümeliler. Polisin olaya müdahale etmesinden dolayı bu olay artık sadece arada sırada gerçekleşiyor.
Oxford Üniversitesi'nin en elit topluluklarından olan Bullingdon Club'da ise, 80'lerde ki altın çağlarında sürekli gürültülü partiler düzenlenirdi. Zengin konuklar sarhoş olduktan sonra etrafa zarar verir ve nahoş bir şekilde zararı faturalamalarını isterlerdi.
30/30
Sussex Üniversitesi'nin her sene düzenlediği etkinliğe göre, öğrenciler ödevlerini son zamanı gelmeden teslim etmek için Library Square ve Falmer House arasındaki yolda koşuyorlar ve bu adeta bir yarış halini almış durumda. Öğrencilerle eğitimcileri yakınlaştıran ve oldukça rağbet gören aktivite, bu seneki bar partisi yüzünden artık tek bir yürüyüş noktası belirlemiyor ve hatta sınav haftalarında bile sürmeye devam edecek.
Hayalinizdeki üniversiteyi bulalım