Burc Karakas · 17 Aralık 2021
Herkes matematik dalında başarılı olmak ister fakat bu durum bazen travmatik sonuçlara yol açabilir. Bazı kişiler, söz konusu matematik olduğunda zihinlerini kapatarak öğrenmeyi reddederler. Bu konuda iyi olmadıklarını sınavlarında ise paniğe kapılarak hataya düştüklerini söylerler. Hatta çoğu zaman ''bende matematik zekası yok'' diyerek konuyu kestirip atarlar. Peki matematik zeka işi midir? Yoksa bu, zoru sevmeyen insanların uydurduğu bir şey mi? Matematik dalında başarısız olmanın temelinde ne yatıyor? Matematik travması, ilk okul çağındaki çocuklarda anksiyete veya korku olarak ortaya çıkar. Bu korku, okul ve kariyer seçimleri de dahil olmak üzere birçok insan için sınırlandırıcı konuları temsil edebilir. Aslında insanların matematikle olumsuz ilişkiler geliştirmesinin birçok nedeni vardır. Matematik travmasının birden fazla kaynağı olsa da, ebeveynlerin ve öğretmenlerin öğrenciyi doğrudan etkileme gücü de bu noktada büyük önem taşır.
Öğrencilerin “ matematikte iyi ” olma biçimleri genellikle cinsiyet, ırk, dil veya sosyoekonomik durum gibi matematiksel olmayan özelliklere dayanmaktadır. Örneğin, Vanderbilt Üniversitesi'nde bir eğitim araştırmacısı olan Ebony McGee, Siyahi mühendislik ve matematik kolej öğrencilerinin matematik öğrenme ve yapma yetenekleri hakkındaki olumsuz stereotiplere yanıt olarak geliştirdikleri hem kırılgan hem de sağlam matematik kimliklerine sahip olduklarını saptamıştır.
Dahası zamanlanmış matematik olgusu testlerinde başarılı olan öğrenciler, matematikte iyi olmanın hesaplamada hızlı olmak anlamına geldiğine inanabilirler. Bu inanç, “yavaş matematik kimliğine” yol açabilir. Öğrenciler bir şey bilmediklerini ya da o kadar hızlı olmadıklarını belirtmekten korkarlar, bu yüzden ileriki yaşlarda karşılaşabilecekleri komplike işlerden uzak durabilirler.
İlk olarak, merak ve neşeyi bulun. Bu noktada matematiği doğru şekilde öğrenmek büyük önem arz ediyor. İnsanların Sudoku, KenKen veya belirli kart oyunları gibi sayılarla oynamasını sağlayan oyunlar ve bulmacalar, çocukların gerçek akıcılığı geliştirmelerine yardımcı olan matematik gerçeklerini kullanmak için entelektüel bir ihtiyaç yaratır. Hataları adeta bir keşif olarak yeniden çerçevelendirin. En önemlisi ise çocuğa küçük yaşta matematik baskısı uygulamamak. Ebeveynlerin çocuklara matematik insanı olmadıkları mesajlarını vermekten kaçınmaları önemlidir. Bu, çocukların kendi öğrenme yeteneklerine ilişkin inançları üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olabilir.
Hayalinizdeki üniversiteyi bulalım