Burc Karakas · 19 Şubat 2018
NBA’de gelenek haline gelmiş ve her yıl küresel bazda en fazla izlenme rekorları kıran organizasyonlardan biri olan All-Star haftasonuna heyecanı bu 19 Şubat sabaha karşı tamamlanmış oldu. Tamı tamına 3 gecedir uykusuz kalmamıza değdi mi değmedi mi kişisel olarak sizlere anlatmaya geldim.
Dünya Karmas vs ABD karması
Öncelikle getirilen yeni düzenleme konusunda pek hoşnut olduğum söylenemez. Açılış gününde Rookie ve Sophomore maçı yapılırdı artık USA vs World olarak değiştirildi ve Dünya karması ABD’yi 155-124 yendi. Yenmesine yendi ve şunu da belirtmeliyim ki bu maç hakkında beklentiyi çok yüksek tutmamış olsam da bugüne kadar All-Star haftasonlarında izlemiş olduğum en sıkıcı etkinlikti. Şov amaçlı yapılan maçın kapsamında savunmanın hiç olmayacağını mı düşündüler bilmiyorum ama oyuncular aşırı derece geniş davrandı ve seyir zevki neredeyse sıfırdı. Yine de gerçekleşen maçın MVP’sine hakkını teslim edelim, bir dönem ülkemizde de basketbol oynamış olan Bogdanovic, 26 sayı 4 ribaunt ve 6 asist ile maçın en değerli ismi olmayı başardı.
Yetenek Yarışması
Yetenek gecesine geçecek olursak. Gecenin ilk müsabakası yetenek yarışmasında ise Brooklyn Nets takımının 24 yaşındaki oyun kurucusu Spencer Dinwiddie galip geldi. Yarışmanın formatında bu sene değişikliğe gidilirken, parkuru tamamlama süresi yerine ikili eliminasyon sistemi uygulandı. Toplam 8 oyuncunun katıldığı yetenek yarışmasının final turunda, 1,98 metre boyundaki Dinwiddie, 2,13 metrelik Chicago Bulls'un Finlandiyalı forveti Lauri Markkanen ile karşılaştı. Final turunda parkuru Markkanen'den önce bitirerek 3 sayı çizgisine önce varan Dinwiddie ikinci denemesinde başarılı oldu ve yarışmayı kazandı. Ve böylelikle iki yıldır kısaları alt eden uzunların hükümdarlığına son verilmiş oldu. Ama yine de oldukça fazla ilgi gördü diyebilirim. Aslına bakarsanız benim gece boyunca en fazla eğlendiğim etkinlikti diyebilirim.
3 Sayı Yarışması
3 sayılık atış yarışması, Klay Thompson, Paul George, Devin Booker, Tobias Harris gibi isimler katıldı. İlk turda George’un performansı oldukça güldürücüydü diyebilirim. Sadece 9 isabet alarak tüm tribünleri eğlendirmiş oldu. İlk turda 19 ile en yüksek isabeti Devin Booker elde etmiş oldu ve açıkçası bu sayı oldukça kötüydü (19). Ve ikinci tur da böyle mi olacak derken bir anda ikinci turda sayılar arttı ve Devin Booker34’te 28 isabet ile bir anda rekor kırıp ben buradayım yaşım 21 ve uzun yıllar bu yarışmaya ambargo koyacağım demiş oldu.
Verizon Smaç Yarışması
Gecenin hayal kırıklığı olan Verizon Slam Dunk Contest, yani Smaç Yarışması’na geçelim arkadaşlar. Nate RobinsonveDwight Howard’lı o sıkıcı dönemde bile en azından smaç izliyorduk, ama bu smaç yarışmasında o kadar çirkin, o kadar özensiz smaçlarla karşılaştık ki gerçekten beklentilerin çok fazla altındaydı. Bir tane dahi smaç vuramayan Oladipo’dan mı bahsetmeli yoksa her smaçta yürüyerek ruhsuz smaçlar vuranLarry Nance JR. dan mı? Bana göre gecenin en güzel smacını Dennis Smith JR. ikinci smacı olarak gerçekleştirdi ve kötünün iyisi olan Donovan Mitchell yarışmayı kazanan isim olmayı başardı. Smaç yarışmasının jüri üyeleri arasında NBA efsanelerinden Julius "Dr. J" Erving, ünlü Hollywood aktörü ve yapımcısı Mark Wahlberg, komedyen Chris Rock, Amerikan Kadınlar Basketbol Ligi'nde (WNBA) iki şampiyonluğu bulunan Lisa Leslie ve müzik yapımcısı DJ Khaled yer aldı. Bu konuda da itirazlarım olduğunu söylemeliyim çünkü bu isimler dikkat çekse de o smaçların yapılma zorlukları hakkında bence bir basketbolcu kadar fikir sahibi olamazlardı ve bu tercihler de hatalıydı. Zaten Khaled’in herkes 10 verirken 9 olarak puanladığı smaçtan da bunu anlamak mümkündü. Kaldı ki Dr. Julius Erving’in de yeni nesil hakkında bilgi sahibi olabilmesi ne kadar mümkün olabilirdi o da kocaman bir soru işareti. Ayrıca Aaron Gordon’un sakatlanması gerçekten çok üzücü olmuş ki bu adam belki bu yarışmayı düzeltebilirdi.
LeBron'un Takımı vs Stephen'ın Takımı
Evet belki de haftasonuna dair hatırlamayı isteyeceğim tek ayrıntı, All-Star 2018 LeBron’un Takımı ile Stephen’ın Takımı’nın maçıydı. İlk olarak belirtmeliyim ki bu maç kesinlikle şov maçından ziyade gergin havada geçen muazzam bir mücadeleye tanıklık etmemizi sağladı ki bu da maçın inanılmaz güzel geçmesini sağladı. Curry LeBron arası rekabetin yanısıra Doğu Batı kavramının kaldırılmış olması da yine başka bir risk olmuş olsa da gerçekten inanılmaz güzel bir maç izlememizi sağladı. Son saniyesine kadar nefes kesen bir maç olmakla birlikte 148-145 LeBron’un takımının kazanması ile sonuçlanmış oldu. Maç hakkında en önemli ayrıntılardan bir tanesi de LeBron’un takımında yer alan Durant ve Westbrook’un konuşmuyor olmasına rağmen birbiri ile yardımlaşmasıydı. Ve son topa kadar yapılan başarılı savunmalardı. Curry’nin takımı zaten tipik Warriors anlayışı ile hareket etti ve sürekli şut çekmeye dayalı bir oyun oynadı ve neticesinde kaybetti. Gecenin adamı ve 67. All-Star haftasonu etkinliğinin Los Angeles’ta ki MVP’si LeBron James oldu.
Umarım önümüzdeki yıla bu hayal kırıklığını unutmuş oluruz, insan gerçekten üzülüyor. Onun dışında Staples Center’ın ışıl ışıl olması, ünlü yağmuru falan derken yine herkesi oraya toplamayı başarmışlar.
Bu arada salondan bahsetmişken UniverList’te Spor Salonu bulunan üniversitelere ulaşmanız gayet mümkün.
Hayalinizdeki üniversiteyi bulalım