Burc Karakas · 09 Şubat 2021
Meslek hayatına öğretmen olarak atılmak, çok heyecan verici bir şey olabilir. Neticede sizin yetiştirdiğiniz nesiller belki de dünyanın kaderini dahi değiştirebilir. Bu yüzden öğretmen olmak dünyanın en önemli mesleklerinden bir tanesidir. Öğretmen olmak için üniversitede 4 yıllık bir lisans derecesi elde etmeniz, ya da anabilim dalı mezuniyetinize 1 yıl formasyon eğitimi gerçekleştirmeniz sonrasında ise atanmanızı gerektirir. Şansınız var ise özel okullarda da eğitmenlik yapabilirsiniz. Bizim anlatacaklarımız ise siz bu meslek için ne kadar uygunsunuz bunu ölçmeniz adına kendinizi değerlendirmenizi sağlamak olacak.
Öğretmen olmanın, sadece ders planları hazırlamaktan ve kağıtlara not vermekten ibaret olduğunu düşünürseniz yanılırsınız. Çoğu zaman, örneğin bir çocuk için vekil ebeveyn olmanız beklenir ya da zaman içerisinde sizler kendinizi bu durumda bulabilirsiniz. Kendinizi, ebeveynlerin görevlerini yerine getirmedikleri yerlerde toplanırken bulabilirsiniz.
Bu, çocuğun yeterince yemek yediğinden ve hasta görünüyorsa hemşireye göndererek sağlık bakımının yapıldığından emin olmayı içerebilir.
Öğrencileriniz lise öğrencisiyse, kendinizi mezuniyetten sonraki hayatlarını anlamalarına yardımcı olmak için eğilen bir mentor rolünde bulabilirsiniz. Nerede üniversiteye gidecekleri veya nerede iş aramaları gerektiği konusunda tavsiye almak için aradıkları kişi siz olabilirsiniz. Hatta bir eğitimci olma yoluna başlamalarına yardımcı olan kişi bile olabilirsiniz.
Bazı eğitim kurumlarında yıllardır orada bulunanlar ya da bir şekilde kendine sistem oluşturanlar tarafından tutum ve davranışlar öğrencilere karşı farklı olabilir. İşte bu aşamada size uymayan konulara ayak uydurmanız beklenebilir. Bu gibi durumlar kimi zaman yıpratıcı olabilir bu yüzden duygusal açıdan çelik gibi sinirlere sahip olmanız gerekebilir.
Ek olarak, idari görevlerle başa çıkmada ve bürokraside gezinmede ne kadar iyi olursanız, o zaman genel olarak daha iyi öğretmen olursunuz.
İşte bu noktada bir öğretmenle ancak öğrenciler yarışabilir diyebiliriz. Çünkü bir meslek grubunda en fazla tatile sahip olanlar öğretmenlerdir dersek abartmış olmayız. Seyahat etmeyi seven insanlar, dünyayı keşfetmeye çalışmak için bu ekstra zamandan faydalanırlar. Ve bazı öğretmenler yazları fazladan para kazanmak için ikinci bir işte çalışmak için kullanır.
Bununla birlikte, hafta sonları genellikle ödevlere not vermek ve ders planları hazırlamak için harcanabilir, böylece bu izin zaman zaman sınırlı olabilir. Zil çaldığında gün bitmez ve genellikle perde arkasında devam eden çok iş vardır.
Öğretmenlik mesleği bir nevi yarı ebeveynlik gibidir ve öğrencilerinizin ya da eski öğrencilerinizin sizlere yıllar içerisinde gösterdiği sevgi ve saygı, onların geldikleri güzel yerler sizlerin biraz daha mutlu olmasına yardımcı olur ve bu motivasyon yeni nesilleri yetiştirirken de yanınızda olur.
Hayalinizdeki üniversiteyi bulalım