Burc Karakas · 06 Nisan 2020
Teknoloji devriminin gerçekleşmesi ile birlikte artık herkes sorularının cevaplarını internette aramaya başladı. Bir konu hakkında cevap bulmak isteyen karşısındaki insana değil doğrudan arama motorlarına yönelterek en hızlı cevabı alacağına emin hale geldi. Hoş, kimi zaman aradığımız cevabı bulmak için harcadığımız süre oldukça fazla, çünkü aradığımız sorular belki arama motorlarında eşleşiyor fakat onun bizi anlamasını beklemek pek de mantıklı değil. Çünkü arama motorları (Google, Yandex vb.) insanların yüklemiş olduğu şeyler üzerinden çıkarımlar yaparlar, işte tam da bu noktada aradığımız cevabı bulmakta zorlanabiliriz.
Gelin bir de madalyonun öbür yüzünden bakalım, soruyu soran değil de cevabı arama motoru aracılığı ile iletilen kişi olduğunuzu düşünelim. İşte tam bu noktada yolunuz SEO'ya düşer. Açılımı "Search Engine Optimization" yani "Arama Motoru Optimizasyonu" olan SEO doğru yönlendirmeler sayesinde içeriğimizin doğrudan hedef kitleye aktarılması konusunda gerçekleştirilen bir takım çalışmalardır ve içerik hazırlamak da bunun bir parçasıdır.
"SEO uyumlu bir içerik nasıl olmalıdır?" sorusuna kısaca cevap vermemiz gerekirse, içerik yalnızca okuyucunun ilgisini çekmek ve tatmin edici olmamalıdır çünkü arama motoru botlarının da dikkatini çekmek zorundadır. Kitlelerin ilgisini yönetmeyi bir şekilde başarabilirsiniz, botların dikkatini çekmek içinse birtakım kurallara dikkat etmeniz gerekir.
Girizgahı yaptığımıza göre önceliğimizin kesinlikle doğruanahtar kelime tercihi olduğunu söylemekte fayda var. Doğru seçilen anahtar kelimelerin her biri hangi aramalarda çıkmak istediğiniz sorusunu cevaplar, bu yüzden kimleri hedefliyorsanız en başta anahtar kelimeleri doğru belirlemeniz gerekir. Örnek vermek gerekirse otomotiv meraklısına peynir içeriğiyle çıkmanın manası yoktur.
Geçtiğimiz yıllarda en fazla yapılan hatalar, daha geniş kitlelere ulaşmak adına popüler müzisyenlerin isimlerinin anahtar kelime olarak kullanılması konusunda oldukça fazla örneğe rastlıyorduk. Biraz araştırdığımız takdirde yine karşılaşabileceğimizi düşünüyorum.Yurt dışında çevrimiçi alışveriş yaparken "elma (apple)" almayı amaçlarken dünya devi Apple'dan Iphone bakarken kendinizi bulursanız, burada bir hata söz konusudur.
Bu tür hatalar sizin web sitenizi ziyaret edenlerin hemen terk etmeni anlamına geleceği için ki buna "bounce rate" denmekte ve bu da sitenizin arama motorlarında sıralanmasında önem arz eden bir konudur ve bu da hanenize bir eksi yazmasına sebep olabilir. Sitenizi terk etmeseler dahi size ulaşan kişiler yanlış anlamadan dolayı zaman kaybına sebep olabilirler ve bu da bir başka eksi sebebidir.
Ek olarak yaptığınız iş ile ilgili kapsam hatası yapmanız da sizlere zarar yazacaktır. Örnek vermek gerekirse yalnızca İzmir'e hizmet veren bir marketin İstanbul'dan ulaşan müşterilere karşılık vermesi mümkün olmayacağından bu da bir hatadır.
Anahtar kelime yoğunluğu, içeriklerimizde anahtar kelimelerin doğru tercih edilmesinin haricinde onlara ne kadar yer verdiğimiz de önemlidir. SEO uyumlu hazırlanan bir içerikte anahtar kelimelerimizin yoğunluğu %1 - 2% arasında olmalıdır. Anahtar kelime kullanımının dengede olması çok önemlidir, çok fazla kullanılan anahtar kelime anahtar kelime yığılması (keyword stuffing)sorununa yol açabileceği gibi konu ile ilgili aramalarda herhangi bir anahtar kelimeye ulaşılamaması da sorun teşkil eder. Her iki durum da arama motorlarından ceza almanıza sebep olabilir, çünkü anahtar kelimelerin doğru konumlandırılmamış olması, o anahtar kelimeden alacağınız verimi azaltacağı için arama motorları bunu hoş karşılamayabilir.
İçeriğin uzunluğu, geçmiş dönemlerde bu konu önemli değildi fakat 2020 yılında bu konu oldukça önemli hale geldi. Ama bu, içerikleri gereksiz bilgilerle donatmak ve bir sürü cümlenin kendini tekrar etmesi anlamı taşımaz bilakis bu durumlardan kaçınmanız gerekir.
Örneğin; "X ürünü şu konuda size yardımcı olabilir.
Şu konuda x ürünü size yardımcı olabilir."
türünden örnekler de SEO konusunda sizlere fayda sağlamaz aksine bu da çünkü okuyucular bir süre sonra sistemi terk edebilir.
İçerik uzunluğu konusunda ise söylenebilecek bir şey varsa o da sektörel açıdan farklılıklar gösterebileceğidir. Fakat bir ortalama verilecekse bu kesinlikle 1500 kelime civarı olmalıdır. Zaten son dönemlerde SEO trendlerine göre hareket eden web sitelerine göz gezdirirseniz, birçoğunun bu standartlara göre içeriklerini güncellediğine rastlayabilirsiniz.
Paragraflar arasında konu değişimleri olacağı zaman bunlara alt başlıklar vermek, okuyucunun da dikkatini toparlamasına yardımcı olacağı için fayda sağlar.
Ek olarak görsellerin içeriklere eklenmesi de kullanıcı ilgisini çekmek adına önemlidir. Öte yandan içeriklerinizde kullanacağınız görsellerin hepsinde yine arama motorları nezdinde değerlendirilmesini istiyorsanız görsellerinizin de tanımlamalarını yapmanız gerekir, çünkü görsellerin sınıflandırılması konusunda arama motorları editörlerden yardım bekler ve bu yardımın karşılığını bulunabilirlik olarak ödüllendirir. Görsellerin tanımlandırılması işlemi ise "Image alt tag" kullanımı ile gerçekleştirilir ve sitenize kalite konusunda katkı sağlar.
Özetlememiz gerekirse yukarıda yer alan maddelerin her biri sizi SEO konusunda zengin içeriğe yönlendirir. Kuralların herbiri oldukça önemlidir, bu yüzden es geçmemenizi tavsiye ederim. Bunların haricinde bir başka husus ise sitenizin linklerinin yayılmasıdır. Link çıkışı ne kadar gerçekleşirse sitenizin referansı artış göstereceği için Google gibi arama motorları sizi ön plana çıkartır.
Hayalinizdeki üniversiteyi bulalım