Burc Karakas · 18 Kasım 2021
Yaratıcılık kelimesi söz konusu olduğunda belki de akla gelecek ilk kişi kimdir diye sorarsanız, birçok kişi aynı cevabı verir ve o cevap da Walt Disney olur. Mickey Mouse'tan Aslan Kral'a , Pocahontas'tan 101 Dalmaçyalı'ya hatta Donald ve arkadaşlarına kadar her yanımızı sarmış olan Disney yapımlarına bir göz gezdirdiğimizde kesinlikle basit bir kurgudan ibaret olmadığını anlarız. Çünkü hayal kurmanın çok daha ötesinde bir şey bizleri karşılar. Peki Walt Disney bunu nasıl başarıyordu? İşte tüm bu soruların cevabını 1994 yılında bir NLP ustası olan Robert Dilts analiz etmiş ve herkesin bilgisine sunmuştur.
Walt Disney Metodu
Hayal kurmak, alışılmışın dışında fikirler bulmak ve mevcut problemlere çözümler üretmek için kişinin zihin kapasitesini arttırmayı amaçlayan bir yöntemdir. özetle, Walt Disney’in başarısı hayallerin gerçeğe dönüşme aşamasında ne tür yolları izlediğini saptamak ve bu süreçlerde iş arkadaşlarının doğru yönetilmesini sağlamayı amaçlar.
İster kişisel gelişim yönünde içsel bir adım atmak olsun isterse somut bir iş ortaya koymak olsun plan yaparken şu üç rolü oynamaya ihtiyaç duyarız.
Bunlar:
Şimdi yapacağımız çalışmada her rol için ayrı bir alan belirleyin. Örneğin önünüze üç sandalye koyabilir ve bunların üzerine hayalci, plancı ve eleştirmen yazan kağıtlar yapıştırabilirsiniz. Çalışmamız sırasıyla hayalci, plancı ve eleştirmen sandalyelerine oturarak o role uygun şekilde düşünmekten ibarettir.
Roller
1- Hayalperest
Hayalperest rolünü oynarken zihnimizin tüm sınırlarını kaldırarak fikirler üretmesine izin veririz. Bu uygulamaya gündüz düşü adı da verilir. Gündüz düşünde kimi zaman öyle uç noktalara erişiriz ki bazen iç sesimiz bize "yok artık, bu kadarı da imkansız" , şeklinde karşılıklar verebilir.
2- Planlayıcı
Birinci aşamada gerçekleştirdiğimiz sınırsıl hayalin yerine bu rolde tamamen bir gerçeklik süzgeci kullanırsınız. Buradaki amacımız artık hayali gerçekleştirmek için uygulanabilir bir eylem planı ortaya koymaktır. Bu aşamada aklımıza gelen tüm düşünceler yapıcı ve planı gerçekleştirmeye yöneliktir.
3- Eleştirel
Eylem planımız netleştirildiğinde, artık yapıcı bir eleştiri gerçekleştirebiliriz. Eleştirmen düşünme modeli planımızı uygularken nasıl sorunlarla karşılaşacağımız ve bunların nasıl üstesinden gelebileceğimizle alakalıdır. Bu sandalyede otururken planımızın zayıf noktalarını tespit edip gidermeye çalışırız.
Sonuç
3 aşamadan da geçtikten sonra artık elimizde hayalimiz, onu gerçekleştirmek için bir eylem planımız ve eksiklerin giderildiği bir bakış açısı bulunmaktadır. Artık elimizde arzumuzu hayata geçirmek adına çok somut bir dayanak noktası bulunmaktadır. Eğer tüm aşamaları hakkını vererek yaptıysak ne istediğimizi ve nasıl adım atacağımızı biliriz. Bu ise tüm başarıların başlangıcıdır.
Hayalinizdeki üniversiteyi bulalım