Burc Karakas · 07 Ocak 2021
Çizgi Film dendiği zaman akla gelen en büyük isimlerden bir tanesi Walt Disney'dir. Walt Elias Disney'in hayatının minik bir fare ile tanışmasının ardından değiştiğini sizlere söylesek eminiz ki çok şaşırabilirsiniz, daha sonra da o fareye Mickey ismini verebilirsiniz ki aslında efsaneleşmiş Mickey Mouse karakteri de buradan geliyor.
Walt Elias Disney, 5 Aralık 1901 tarihinde Amerika'nın ChicagoEyaleti'nde İrlanda göçmeni 5 çocuklu bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Annesi Flora babası ise Elias Disney'di.
Göçmen ailenin ekonomik durumu ve ailenin kalabalıklı beraberinde sefaleti de getirmiştir ki ailede bulunan herkes çalışmak zorunda kalmıştır ve aslında o günlerden bir tanesinde Walt minik bir fareyle tanışır ve o andan itibaren her şeyin değişeceğinden belki de o dahi habersizdi.
Zor bir çocukluk döneminin ardından gençliğinde de zorluklarla mücadele etmek zorunda kalan Walt babasının hastalanmasının ardından evin iş yükünü de üstlenmek durumunda kalır. Girebildiği her işten kazanbildiğini eve getiriyor ve evin ihtiyaçlarını gidermeye çalışıyordu. Henüz çocuk sayılacak yaşta gün aydınlanmadan evden çıkıp kilometrelerce yol geçip kapı kapı dolaşıp gazete satan Walt, kazancının az olduğunun farkında olduğundan başka çareler de arar ki bu aşamada eğitiminden feragat etmek zorunda kalır. Tabii eğitimini tamamlayamayınca herhangi bir meslek sahibi olması da imkansızdı, bu yüzden sürekli olarak iş değiştirmek zorunda kalıyordu.
Bu zorlu sürecin sonunda babası vefat eder ve Walt Elias, ismini taşıdığı babasını tedavi ettirmek için yeterli parayı biriktiremediği için kendini suçlayıp daha da dibe vurur. Annesi Flora ise oğluna sürekli olarak ne kadar güçlü olduğunu hatırlatmaya çalışıp onu kitap okumaya teşvik edermiş. Arada bir kazandığı paradan arta kalanlarla kitap alıp okurmuş ki bir gün uzun süren pazarlık sonucu bir kitap alır ve orada yer alan reklam ilgisini çeker "Kansas City Sanat Enstitüsü Ücretsiz Kurslara Davet Ediyor" yazmaktadır ki Walt tereddüt etmeksizin bu kursa yazılır. Çünkü bu onun için bir meslek sahibi olmak anlamı taşıyordu ve bedavaydi.
Çizim derslerinin yanında bir şeyler çizip ajanslara çizgi film karakterleri çizerek gelir elde etmeye başlayan Walt hala istediği seviyeye ulaşamaz ve ailesinin yanına Chicago'ya dönene kadar. Çizimlere aralıksız devam eden Walt bir türlü yeterli bulunmuyor hatta işinden de kovulmuştu. Kovulmasının ardından Kansas'tan bir telgraf alır ve o mesaj kursta iyi dost olduğu Iwerks'tendir. Arkadaşının yaptığı iş teklifi üzerine Kansas'a yeniden taşınan Walt bir kez daha hayal kırıklığına uğrar çünkü ofis tutacak parası olmaz ki o da sokakta resim yapar ve sonunda yine Chicago'ya döner.
Bir gün çizim yaparken odada bir tıkırtı duyar ve tahta zemin üzerinde dolaşan fareyi görür. Bu onun ilgisini çeker ve fareden korkmak yerine onu beslemeye çalışır. Sonra bu beslemeler karşılığını alır ve Walt bu fareyi çizmeye karar verir, işte bu onun hayatının dönüm noktası olur.
Mesleğine olan inancı, babasına verdiği söz üzerine çalışmalarına devam eder ve Hollywood'a doğru yola koyulur. Daha önce kendisine iş teklif eden arkadaşı Iwerks'i yeniden bulur ve ona çizdiği fare "Mortimer" hakkında konuşur. Tabii ilerleyen zamanlarda Walt Disney'in eşi bu farenin ismi "Mickey Mouse" olarak daha güzel olabilir der ve 1928 yılında Steambot Willie filmi ile dünya Mickey Mouse ile tanışır. Bu film aynı zamanda ikilinin son şansıdır çünkü çekim anında ceplerinde kalan son parayı dahi harcarlar ve beklenen olur. Film izlenme rekorları kırar ve ikili artık yoksul hayatlarını geride bırakmışlardır.
Stteambot Willie'nin ardından yükselişe geçen Disney, kardeşi Roy ile birlikte Walt Disney Production'ı kurar ki bu aynı zamanda dünyanın en çok kazanan film şirketinin temelidir. Mickey Mouse, hemen ardından gelen Donald Duck (1934), Pinokyo (1940), Sindrella (1950), Uyuyan Güzel (1958), 101 Dalmaçlaylı (1961), Aslan Kral (1994 ki aynı zamanda bu Oscar kazanan ilk çizgi film olmuştur). Daha sonrasında ise birçok yapımda Disney imzası yer aldı. 1938 yılında gösterime giren ve 1.5 milyon dolar harcanarak yapılan “Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler” 8 milyon dolarlık bir hasılata ulaştı.
Disney, yarattıkları çizgi film karakterlerinden bir de masal ülkesi kurmayı hedefledi ve onu da başardı. Bu projenin adı Disneyland oldu ve hayal ettikleri gibi "Disneyland'ın dünyadaki en inanılmaz yer olmasını ve içinde parkı boydan boya gezen bir tren olmasını istiyorum" olması konusunda bizzat mühendislere bilgi verdi. Üstelik bu gerçekleştirilirken yıl 1955'di. İkinci eğlence parkı da Florida Orlando da açıldı ve bu zincir büyümeye devam etti. Hatta salgın nedeniyle durdurulan NBA ligi 2019-2020 sezonu Disneyland Orlando'da tamamlanmıştı.
Hayatın getirdiği zorluklar karşısında yılmadan, yorulmadan mücadele eden, hayal ettiklerinden her ne pahasına olursa olsun vazgeçmeyen Walt Elias Disney zoru başarmak için her şeyi yaptı ve başardı da. Çizgi film dünyasına adını altın harflerle yazdırdı. 65 yaşında akciğer kanseri sebebiyle hayata veda eden Walt efsanevi bir şirket ve bir isim bırakmış oldu. Bunun yanında;
Walt Disney Productions bugün 30 milyar doların üzerinde yıllık gelire sahip bir medya devidir. Walt Disney Şirketi, American Broadcasting Company (ABC) ve Entertainment and Sports Programming Network (ESPN) gibi kuruluşları da bünyesine katıp Kaliforniya merkezli çalışan devasa bir medya şirketi haline geldi. 1995 yılında ise Fox televizyonunu şirketine dahil etti.
"İmkansızı başarmak bir çeşit eğlencedir." Walt Elias Disney
Hayalinizdeki üniversiteyi bulalım