Özge Aybars · 25 Temmuz 2017
İnternet girişimcisi olmayı hedefleyen gençlere bilgisayar mühendisliği bölümünü tavsiye ederim. Mühendislik eğitimi yanında çok iyi yabancı dil eğitimi almalarını da öneririm. Ben aslında ana dilde eğitimin daha doğru olduğuna inanıyorum ama özellikle İngilizce’nin de internet sektöründe çalışacak bir kişi için çok çok önemli olduğunu düşünüyorum. Üniversite seçimi yaparken, sosyal olanakların genişliğine, öğretim kadrosunun ne kadar özgür düşünceye açık ve kaliteli insanlardan oluştuğuna bakmalarını öneririm. Artık bilgiye her yerden ulaşılabildiğini düşünürsek, en önemli kriterin network geliştirebileceğin üniversitelerde okumanın büyük bir avantajı olacaktır.
“Girişimcilik ruhunun gelişmesi için uygun ortama ihtiyaç var”
Girişimcilik ruhu belki insanın içinde var olan bir özelliktir ama uygun bir ortam bulursa gelişebilir diye düşünüyorum. O yüzden sınırsız düşünmeye açık bir üniversite ortamı, dünyadaki diğer üniversitelerle, özel sektörle iyi ilişkileri olan üniversiteler bu anlamda çok olumlu etki yapabilirler. Girişimcilik diploma sahibi olmakla elde edinilen bir özellik değildir. O yüzden olabildiğince farklı insan tanıyabileceğiniz, kültürel, sosyal, siyasi, felsefi yönlerinizi de geliştirebileceğiniz bir ortam seçmeye çalışın derim. Çünkü bir girişimci sadece mühendislik eğitimi ile yetinemez.
“Üniversiteye nasıl girdiğiniz ve çıktığınız değil, okurken neler yaptığınız önemli”
Ben Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümüne 1985 yılında en yüksek puanlı 4. öğrenci olarak girdim. 1990 yılında sanırım sondan 4. olarak mezun oldum. Mesleki eğitimimden daha çok sosyal ve kültürel yönümü geliştirmeye odaklandım, çünkü küçük bir şehir olan Uşak’tan Uşak Lisesi mezunu olarak gelmiştim ve bu yönden çok eksik olduğumu hissettim. O zamanlar internet de yoktu, birçok şeyle hayatımda ilk defa üniversitede karşılaştım. O yüzden derslere hep geçecek kadar zaman ayırdım, ama hemen her konuda okumaya başladım, herkesle sohbet edip bir şeyler öğrenmeye çalıştım, sinema, tiyatro, konferanslar zamanımın büyük bir bölümünü alıyordu. Zaten burs alıyordum, lise öğrencilerine de ders vererek babamdan para almadan okudum. Sonuçta kişisel gelişimime ayırdığım bir süre oldu üniversite yıllarım ve bu sonraki yıllarda çok işime yaradı. Okul başarısı ile meslek hayatındaki başarı arasında doğrusal bir ilişki olmadığının ispatıyımdır diye düşünüyorum.
Hayalinizdeki üniversiteyi bulalım