Berna İnci · 08 Ekim 2018
“ İtiraf ediyorum: Sana tuzaklar kurdum. Adlarını Fİ ve Çİ koydum.” Diye başlıyor kitabımızın arkası.
Yazarımızın göz bebeği olan Pİ , serinin asıl kitabı. Aslında seri , bir kişisel gelişim serisi ama yazarımız o kadar güzel hikayeleştirmiş ki klasik kişisel gelişim kitaplarına adeta savaş açmış. Vermek istediği mesajlar ve doya doya anlatmak istedikleri asıl bu kitapta toplanmış. Özellikle iİlk 100 sayfayı okurken bunu bariz bir biçimde fark edeceksiniz. Pi, sana eminim çok şey katacak. Beni etkileyen paragraflardan birini seninle paylaşmak isterim.
"Kuran-ı Kerim'in dilini okuyabilmek için çok yoğun bir konsantrasyon ve detaylı zeka gerekir. Araplar bu eşsiz dili hiçe sayıp kitapta Arapçaya olan benzerlikleri yuvarlayıp boşlukları kafalarına göre , benzer buldukları kelimelerle doldurarak yorumlamışlardır. Dikkat edersen çevirisini yapmışlardır diyemiyorum, çünkü anlamanı istiyorum, çevirisi yapılamayacak detayda ancak yorumu yapılarak anlaşılabilecek derinlikte bir kitap bu. Öyle bir derinlik ki tek bir kelimesi üzerine kitap yazılabilir. Arapça olmayan kitabı Arapçaymışcasına çevirmeye çalışmışlar ve bu çevirilere aslında Kuran-ı Kerim'de hiç bulunmayan anlamlar eklemişlerdir." Sevgili Eti’nin sözleri …
Hadi gel biraz da karakterlere nolmuş onlara bakalım.
Hani bir söz vardır ya, “Hayat bumerang misalidir yaptığın her şey bir gün sana geri döner.” diye. İşte bu söz tam Can Manay için söylenmiş. Can’ı okurken evrendeki bu bumerang enerjisini hissedeceksiniz.
Adalet için çıktığı yolda gösterdiği azmi ile Özge’yi okuyacağız. Darbe adlı dergisi, milletvekilliği , daha sonrasında SMK ile siyasi alanda yükselmesi, Deniz ile karşılaşmaları … Özge seni bekliyor :)
Murat’ın acısı, Can ile olan evliliği, ve herkesin beklediği gibi Ali ile başlayan ilişkisi … Bilge benim gözümde hikayenin emektarı resmen. Ne çok koşturdu, üzüldü, ağladı…
Başkalarını dinlemekten ve görmekten kendi içindekini unutan Duru … Duru bu hikayenin en çok acı çekenlerinden biri. Çok şey öğretti bize. Başlarda çok kızdık, gıcık kaptık, sevmedik kızı. İhtirasa kaptırdı kendini, görmedi gözleri önündekini. Biz de bazen öyle değil miyiz ama?
Deniz, sözleri ruhumuza işledi diye derim hep . Deniz’in sözlerini okumak, anlamak, yorumlamak, altını çizmek çok keyifliydi. Çok şey gösterdin bize. Acıyı , gerçek müziği, aşkı …
Reklam dünyasında kendini bitiren, uyuşturucu bağımlısı olan, Deniz gittikten sonra bir daha toparlayamayan, gidişinde ağlatan karakterimiz olan Ada.
Ada’nın müziğinde huzur bulan Göksel … İçindeki katılık ile Sadık Murat Kolhan … uzmanlığı, açık fikirleri ile Eti…
“Allah bir makamdır. Ve insan, bu makamın isim ve sıfatlarının beden bulmuş halidir.”
Her karakter bir şey öğretti. Anlatılmak istenilenler ancak bu kadar sağlam ve sürükleyici anlatılabilirdi. Seri bittiği için biraz mutsuz olsam da yazarın yeni kitapları geliyor. Ama gene de Fİ, Çİ, Pİ serisinin yeri ayrı. Seriyi okuyanların yorumlarını okumayı çok isterim, lütfen yorum yapmaktan çekinmeyin. Beraber Duru’nun gıybetini yapmak zevkli olacaktır. :)
Diğer bir kitapta görüşmek üzere …
Sevgiyle…
Hayalinizdeki üniversiteyi bulalım